içerik yükleniyor...Yüklenme süresi bağlantı hızınıza bağlıdır!

Avusturya, İkinci Dünya Savaşı'ndan Bu Yana Yaşanan En Uzun Süreli Resesyonu Yaşıyor

WELG - Avusturya'nın karşı karşıya kaldığı ekonomik zorluklar giderek daha belirgin hale geliyor. Ekonomik sıkıntıların arttığı bu dönemde, özellikle kamu kaynaklarının daha verimli kullanılması gerektiğine dikkat çeken uzmanlar, sosyal olarak dezavantajlı kesimlerin desteklenmesinin öncelikli olması gerektiğini vurguluyor. Ekonomist Thomas, enerji maliyeti desteği gibi genel yardımların sürdürülebilir olmadığını, yardımların daha dar ve hedefli bir kesime yönlendirilmesi gerektiğini savunuyor.

Avusturya, İkinci Dünya Savaşı'ndan Bu Yana Yaşanan En Uzun Süreli Resesyonu Yaşıyor
Haberi Sesli Dinle

Zorlu Yıllar Kapıda: Ekonomik Daralma Beklentisi

Thomas, Avusturya ekonomisinin 2024 yılına %0,6'lık bir daralma ile gireceğini öngörüyor. Bu, İkinci Dünya Savaşı’ndan bu yana yaşanan en uzun süreli resesyon olarak değerlendiriliyor. Maaş artışlarına rağmen tüketimdeki yavaşlama, belirsizliklerin tetiklediği "korku tasarrufu" davranışları ve jeopolitik krizler ekonomik büyümeyi olumsuz etkiliyor. Ekonominin bu karamsar tablosu, hanelerin harcama davranışlarına da yansıyor.

Veri Kalitesi ve Etkin Kamu Harcamalarının Önemi

Ekonominin toparlanma sürecinde ilerleyebilmesi için kamu harcamalarının hedefli şekilde yapılmasının önemine dikkat çeken Thomas, yeni yürürlüğe girecek "Veri Erişim Yasası"nın bu konuda kritik bir rol oynayacağını belirtiyor. Bu yasa ile hanelerin ekonomik durumları daha ayrıntılı incelenebilecek ve yardımlar daha hassas bir şekilde ihtiyaç sahiplerine ulaştırılabilecek. Thomas’a göre, bu süreçte doğru veri kullanımı, kamu kaynaklarının etkin kullanılması için kilit bir rol oynayacak.

Nüfus ve İşgücü Zorlukları

Avusturya’da demografik yapının hızla değiştiği görülüyor. Nüfusun %20’si 65 yaşın üzerinde ve bu oranın 2050’ye kadar %27’ye çıkması bekleniyor. Yaşlı nüfusun iş gücüne katılımı ise AB ortalamasının altında seyrediyor. Ülkede her üç kişiden birinin yarı zamanlı çalışması, iş gücü piyasasında önemli zorluklar yaratıyor. Bu durum, iş gücü arzının yetersiz kalmasına ve üretkenliğin sınırlı olmasına yol açıyor.

Üretkenlik Sorunu ve Yatırımlar

Thomas, son 10 yılda Avusturya’nın iş gücü verimliliğinde kayda değer bir artış sağlayamadığını belirtiyor. Özellikle dijitalleşmenin ve hizmet sektörüne kaymanın verimlilik artışına beklenen katkıyı yapmadığını vurguluyor. Özellikle turizm ve konaklama gibi yoğun iş gücü gerektiren sektörlerde verimlilik artışının sınırlı kalması, ülkenin ekonomik toparlanma çabalarını zorlaştırıyor.

Maaş Artışları ve Uluslararası Rekabet

Toplu iş sözleşmeleri çerçevesinde belirlenen maaşların 2020'den bu yana %23 oranında artması, işçilerin reel gelir kayıplarını telafi etmeye yardımcı olsa da, uluslararası rekabette Avusturya'nın maliyetlerinin artmasına neden oluyor. Thomas, yüksek personel maliyetlerinin, ülkedeki enflasyonun AB ortalamasının üzerinde seyretmesinde önemli bir rol oynadığını belirtiyor. Bu durum, Avusturya’nın rekabet gücünü olumsuz etkiliyor ve yatırımların azalmasına yol açıyor.

Ekonomik Toparlanma İçin Stratejik Adımlar

Thomas, Avusturya ekonomisinin toparlanması için daha dinamik yatırımlar yapılması, iş gücü piyasasında kapsamlı reformlar gerçekleştirilmesi ve kamu kaynaklarının verimli kullanılması gerektiğini savunuyor. Bu hedeflere ulaşılabilmesi için verilerin etkin şekilde kullanılması, sosyal yardımların doğru kesimlere yönlendirilmesi ve iş gücü verimliliğinin artırılması kilit öncelikler arasında yer alıyor.

@welgmedya.com

Tarih: 17-10-2024

FACEBOOK YORUM
Yorum